...........................................................................................................................................
OKUMA – 3 1. Aşağıdaki parçayı okuyunuz. KUŞAK ÇATIŞMASI İnsanlar, yaşlandıktan ve kendilerini işe yaramaz hissettikleri zaman çocuk gibi olurlar.
Birisi bir şey söyleyince hemen üzerlerine alınıp çeşitli tavırlar takınırlar. Ya kızıp kimseyle
konuşmazlar ya da iğneli iğneli konuşmaya başlarlar. Oysa, hayat tecrübeleri çok zengin olan
yaşlılarımız, böyle bir tutum takınmak yerine gençlere yol gösterici oldukları zaman hem
kendileri çok mutlu olurlar hem de çevrelerindekileri mutlu ederler. Elbette bu, karşılıklı tutum
ve davranışlara bağlıdır. Eğer gençler yaşlılara gereken değeri verir, saygıda kusur etmezlerse
yaşlılar da her konuda aydınlatıcı ve destekleyici olurlar.
Her kuşağın kendisinden önceki ve sonraki kuşakla yaşam şartları ve insan ilişkileri
yönünden birtakım farklılıklarının olması doğaldır. Bu yüzden de, zaman zaman aile büyükleri ile
gençler arasında çatışmalar yaşanmaktadır. Özellikle gençlerin sabırsızlığı ve düşüncelerinin
doğruluğu konusundaki ısrarları, yetişkinlerin de kimi konulardaki katı tutumları bu çatışmaları
derinleştirebilmektedir. Bu sebeple evini terk eden, ailesinden kopan ve bunalımlara giren birçok
genç, eğer iş yaşamında da başarılı olamazsa geri dönüşü mümkün olmayan yollara
girebilmektedir. Yetişkinleri de bu durumda payları olduğunu bildikleri için gecikmiş bir
pişmanlık duyarlar.
İnsanlar genellikle bir şeye kızınca tepkilerini de en sert biçimde gösteriyorlar. Belki de
zamanımızın en önemli sorunlanndan biri de budur. İnsanlan çok iyi dinlemeden, onların neyi
niçin söylediklerini çok iyi tartmadan yapılan anlık çıkışlar, çoğu zaman gençlerle yetişkinler ya
da yetişkinlerle yaşlılar arasında güven bunalımına doğru giden bir yolun başlangıcı oluyor.
İnsanların kızdıkları sırada sağlıklı düşünebilmeleri oldukça zordur. "En çok kızdığınız an
aslında en sakin olmanız gereken andır." diye güzel bir söz vardır. Sonradan pişmanlık
duyacağımız bir şeyi yapmadan önca sakin kafayla düşünmeyi öğrendiğimiz zaman çatışmaları
azaltabilir, kendimizi karşımızdaki kişinin yerine koyup düşünmeyi alışkanlık haline getirdiğimiz
zaman ise sorunlarımızm büyük bir bölümünü halletmiş oluruz.